At Gribi ve Sivrisinek

Kayıtlara Eastern equine encephalitis olarak geçen at gribinin atlarda beyin iltihabına ve sonrasında da ölüme neden olduğunu belirtildi. At gribi virusü de kuş gribi virüsü gibi enfekte olan tavuk ve kuşlardan, atlara, sivrisinekler aracılığı ile bulaşıyor. Ancak At Gribi virüsu, attan ata geçmiyor. Virüsün, sivrisinekler tarafından sokulan atların kanına ya da yiyeceklerine karışması bulaşması için yeterli oluyor. Bu virus atlar için öldürücü riskler içermekte olup insanlara nadiren geçebiliyor.

Viral Hastalıklar Nasıl Yayılır?

Virüslerin kendi DNA ları ve enzimleri yoktur. Bu sebeple bir canlı üzerinde değilken aktif değildirler. Sadece canlı hücresi ile karşılaştıklarında o canlının DNA sını ve enzimlerini kullanarak aktif hale gelir. Bu sebeple virüslere canlı ve cansız arasında geçiş formu denir. Virüsün etki ettiği canlıya konak, etki eden virüse de konakçı denir. Virüs, girdiği vücutta kendine uygun olan protenie tutunur. O hücrenin DNA sını kendine benzetir. Bu hastalıklı hale getirdiği DNA yı çoğaltarak vücuda yayar. Böylece hastalık canlının vücudunda etkilerini gösterir.

Virüsün canlıyı hasta etmesi için sadece hücreye tutunması yetmez. Aynı zamanda mevcut hücrenin proteinlerini de tanıyabiliyor olması gerekir. Bu sebeptendir ki; virüsler bir canlıda etki gösterirken, başka bir tür canlıda etkileşime giremez ve hastalık yapamaz.

Hatta koronavirüsten de bildiğimiz gibi, bazı vücutları yataklara düşürürken, bazı insanlara hiç etki etmeyebiliyor. İşte bu aşamada kişinin bağışıklığı vücutta bulunan proteinleri gibi pek çok unsur devreye giriyor.

Sivrisinekler Nasıl Hastalık Yayar?

Sivrisinekler, sadece insanların değil, hayvanların da kanlarını emerek yaşamlarına devam ederler. Kan emme işlemi için direk damara nüfus ettiklerinden, kendilerinde bulunan mikropları kan sistemine dahil ederler. Bu mikroplar, eğer o canlının sistemine tutunursa, canlıda hastalık meydana getirir. Sadece viral değil, aynı zamanda bakteriyal hastalıklar da bu yöntemle canlıdan canlıya taşınabilir.

Ayrıca sivrisinekler bataklıkta veya sulak yerlerde yaşarlar. Bir canlının; buna hastalık yapıcı canlılar da dahil, yaşayabilmesi için en az 3 te 1 su içermelidir. Dolayısıyla sulu alanlardan beslenen sivrisinekler bu alanlardan da hastalıkları canlılara taşıyabilirler.

Bir sivrisinek gün içinde dahi birçok kez canlı kanı emebilir. Dolayısıyla hastalık taşıma işlemini çok hızlı yapabilir.

Bu konuya dair bir sorunuz varsa siz de uzmanlarımıza 7/24 Soru sorabilirsiniz. Soru sormak için buraya tıklayın.