Aşırı Empati Sendromu Nedir?
Empati, kişinin bir durum karşısında o durumu yaşamadan diğer kişinin yerine kendisini koyarak o ruh hali ve durumu anlama yetisidir.
Empati Nedir? Ölçüsü Ne Olmalıdır?
Empati, kişinin bir durum karşısında (o durumu yaşamadan) diğer kişinin yerine kendisini koyarak o ruh hali ve durumu anlama yetisidir. Bu, her insanda olması gereken, insanca bir duygudur. Çünkü kişi bu duyguyu yaşadığında çevresine karşı ne konuşacağını bilen, yaptığı eylemlerin sonucunu bilerek ve davranışlarının sorumluluğunu alabilen kişilik haline gelir. Dolayısıyla insanları kırmayan, ne hissettiklerine önem veren, insanların arkadaş olabilecekleri bir tip ortaya çıkar.
Ancak her durumda olduğu gibi aşırı empati de kişinin öz kişiliğinin yok olmasına neden olabilir. Bu durum kişide ciddi psikolojik sorunlara yol açar. Sürekli başkaları adına düşünmek, onları incitmemek adına söylenmesi gerekenleri dahi söylememek, bunlar için uzun uzun düşünüp hayatı buna göre yaşamak oldukça yorucu bir durumdur. Bu yorgunluk, hem fiziksel, hem de psikolojik yorgunluğu beraberinde getirir ve kişinin hayatını çekilmez bir aşamaya getirir. Kişi dışa dönük, sevilen bir insan olarak yaşar ama bunun yanında; sürekli başkalarının işini yapan, tüm kötü duyguları sadece kendi içinde yaşayan ve dışa vuramayan veya anlatamayan konuma gelir. Bu da dışa dönük ancak içinde fırtınalar kopan bir dünyayı ortaya kolar.
Dengede olmak her zaman en iyi karardır. Her duyguda olduğu gibi, empati duygusunda da dengeli olunmalıdır. Yani kişiler kırılmamalı, konuşurken lafın nereye gideceği tartılmalı; ancak söylenmesi gereken şeyler söylenmeli, yapılması gereken şeyler yapılmalıdır. Bu kesinlikle daha sağlıklı bir ruh halidir.
Aşırı Empati Sebebi Nedir?
Aşırı empati ve fedakarlığın nedeni oldukça çeşitlidir. Ancak neden ne olursa olsun kişinin kendi benliğinden vazgeçerek başka kişi için yaşaması bireyin sağlığını tehdit eder. O nedenle yeteri kadar empati kişilik gelişimi için olmazsa olmazdır. Aşırı empatinin en sık görülme sebebi; çocukluk döneminde değer görülmemiş, es geçilmiş olmaktır.
Özellikle çok kardeşli ailelerde bu durum gözlemlenir. Bir çocuk devamlı fark edilmek istiyor, dikkat çekmeye çalışıyorsa bu sebeple hep nasıl sevilebilirim? Sorusunu kendine yöneltir ve ebeveynlerinin çok sevdiği şeyleri düşünür. Bu da bir süre sonra her haretini kontrol eden bir düşünce halini alır ve artık sosyal hayata atıldığında aynı düşünce diğer kişiler adına da gerçekleşir. Kişi sonrasında o, bu ne der, bana nasıl bakarlar algısıyla hareket eder ve dolayısıyla kendi hayatını yaşamamış ve başkalarına göre şekillenmiş olur.
Bu konuya dair bir sorunuz varsa siz de uzmanlarımıza 7/24 Soru sorabilirsiniz. Soru sormak için buraya tıklayın.
Yorumlar
Yorum |
---|
Lütfen sadece konu ile ilgili yorumunuzu yazınız. Cevaplanmasını istediğiniz sorularınızı uzmanlarımıza burayı tıklayarak sorabilirsiniz.