• Bilgi Bankası
    • Tahlil Sözlüğü
    • Tahlil Bilgileri
    • Sağlık
    • Hastalıklar
    • Cinsellik
    • Hafta Hafta Gebelik
    • Resimli Bilgiler
  • Hakkımızda
    • Hakkımızda
    • Doktorlarımız
  • Tahlilmatik
    • Gebematik
    • Çocuğum olur mu?
    • Şeker hastası mıyım?
    • Kansızlığım var mı?
    • Böbreklerim nasıl?
    • Guatırım var mı?
    • Karaciğerim nasıl?
    • AIDS miyim?
    • Hepatit (Sarılık) Var mı?
    • Vitaminlerim eksik mi?
    • Kolesterolum var mı?
    • Prostat kanseri riskim var mı?
  • Tahlil Merkezleri
  • Cevaplanmış Sorular
    • Tahlil Yorumları
    • Hamile miyim?
    • Hangi Doktor
    • İlginç Sorular
  • Soru Sor
  • Arama Yap
  • Üye İşlemleri
    • Giriş Yap
    • Üye Ol
    • Şifremi Unuttum
Blog

Sağlık

  • Ana Sayfa
  • Sağlık
  • SOĞUK ALGINLIĞI

SOĞUK ALGINLIĞI

2016-09-24 20:34:17 | Güncelleme 2016-09-24 20:34:17 |
Soğuk algınlığı, burun akıntısı, boğazda kaşınma hissi ve burun akıntısı ile başlayan belki de en sık bilinen virüslerin sebep olduğu bulaşıcı bir hastalıktır

Soğuk algınlığı, burun akıntısı, boğazda kaşınma hissi ve burun akıntısı ile başlayan belki de en sık bilinen virüslerin sebep olduğu bulaşıcı bir hastalıktır.
Soğuk algınlığı, burun akıntısı, boğazda kaşınma hissi ve burun akıntısı ile başlayan bulaşıcı bir hastalıktır. Genellikle hafif belirtilerle 1- 2 hafta içinde kendiliğinden düzelmektedir.

Çocuklarda sık görülmesinin nedeni, kreşlerde, okullarda diğer çocuklarla sık temas halinde olmasından kaynaklanır. Çocuklar böyle toplu yerlerde sürekli virüsü birbirlerine bulaştırırlar. Soğuk algınlığına neden olan 200'ün üzerinde virüs saptanmıştır.  Bu tip virüsler yılın soğuk ve kuru dönemlerinde daha kolay ürer.Soğuk havadaki nem oranının düşük olması burnun kurumasına ve kendi savunma mekanizmasının bozulmasına yol açar. Böylece virüs kolayca buruna yerleşerek soğuk algınlığına yol açar. 110 dan fazla rhinovirüs çeşidi mevcuttur. Havanın kuru ve soğuk olmasının yanı sıra bireysel faktörlerde soğuk algınlığı şansını artırmaktadır. Bunların başında yetersiz beslenme, sigara kullanılması, bademcik ve geniz eti problemleri, stres gelmektedir.

Genellikle hastalıklı kişilerin tükürükleri, burun akıntıları yoluyla kolayca bulaşır. Virüsler deride veya dış ortamda 2-3 saat canlı kalabilmektedir. Bu nedenle virüs bulaşmış, telefon ahizesi, para, kapalı ortamlar  yoluyla kısa sürede hastalık bulaşabilir.


Hastalık genellikle virüsün alınmasından 2-3 gün sonra başlar. İlk belirti burun akıntısıdır. Bunun dışında burun tıkanıklığı, hapşırık, boğaz ağrısı, öksürük ve baş ağrısı olabilir. Ateş, hafiftir. 37-38 derece arasında seyreder. Halsizlik, kırgınlıkta görülebilir. Eğer bakterilerde olaya eklenirse, orta kulak iltihabı, sinüzit, bronşit veya pnömoni  gelişebilir ve buna bağlı belirtilerde değişir.

Soğuk algınlığının tedavisi yoktur. Tedavide belirtilerin ortadan kaldırılması amaçlanır. Yapılması gerekenler ; yatak istirahati, sıvı alınımının artırılması, tuzlu su ile burun lavajı ve boğaz gargarası, burnun nemlendirilmesi, ateş düşürücü ve ağrı kesici ilaçlar alınması, bol C vitamini içeren meyve ve sebzelerin tüketilmesi gerekmektedir.

Bunların dışında dekonjestan ilaçlar olan ve piyasada grip ilacı olarak satılan ilaçlar hastalığı iyileştirmez veya süresini kısaltmaz. Sadece belirtileri azaltır.Bu nedenle doktor tavsiyesi olmadan kullanılmamalıdır. Antibiyotikler ise bakteri enfeksiyonu yoksa asla alınmamalıdır. 
 
Aslında tedaviden daha önemli olan nokta önlem almaktır. Yani hastalığın bulaşmasını engellemektir. Esas önlemler; dışardan geldiğimizde ellerimizi sabun ile yıkamalıyız ve bunu çocuklarımızda alışkanlık haline gelmesini sağlamalıyız. Mümkünse soğuk algınlığı olan kişilerle yakın temastan kaçınmalıyız.Hapşırır veya öksürürken elimiz ile burnumuzu ve ağzımızı kapatmalıyız.Kış aylarında bol sıvı almalı ve beslenmemize özen göstermeliyiz
Özellikle kaloriferli evlerde yatak odasındaki nem oranını normal sınırlar içinde tutmalıyız.
Beklenmeyen bir durum karşısında, örneğin kulak ağrısı, şiddetli baş ağrısı, balgamlı öksürük, burun akıntısının sarı-yeşil renk alması, ateşin yükselmesi gibi hallerde derhal doktora başvurmalıyız.

Yorumlar

Yorum
Yorum yapabilmek için giriş yapmış olmanız gerekmektedir.

Kışın Hangi Sebzeler Tüketilmeli

Parfümünüzü Vücut Kokunuza Göre Seçin

Gözyaşının Faydaları Nelerdir?

Batı Nil Virusu ( west nil virus) Nedir?

Yemekten Sonra Nelere Dikkat Edilmelidir?

AIDS Aşısı Var mı?

İnce ve Sütun Bacaklara Sahip Olmak İçin Öneriler

Zeytin Yapraklarının Özü Sağlık İçin Yararlıdır

Mobbing Nedir?

Fazla Kilolarınızın Nedeni Diş Çürükleri Olabilir

Bebeklerde Solunumun Tıkanıklığı Nasıl Anlaşılır?

Hapşırık Tutmak Sağırlık Riskini Arttırır

Lambda Hafif Zincir Testi Nerede Kullanılır?
Müziği Hayatınızdan Eksik Etmeyin!
Dönüştürülmüş Bozukluk (Histerik Nevroz) Hastalığı Nedir?
Bebek Nasıl Emzirilir?
Kahvenin Bilinmeyen Faydaları
Parmaklar Suya Girince Neden Buruşur?
Et Beni ( Epitelyal Polip) Nedir?
Kepek Oluşumu Neden Olur?
images

Sağlık bültenimize kaydolun

Hızlı Linkler

  • Üyelik
  • Tahlilmatik
  • Tahlil Sonuçları
  • Tahlil Merkezleri
  • Tüm Makaleler
  • Üyelik Sözleşmesi
  • Mesafeli Satış Sözleşmesi

Sorular

  • Soru Sor
  • Cevaplanmış Sorular
  • Tahlil Yorumları
  • Hamile miyim?
  • Hangi Doktora Gitmeliyim?
  • İlginç Sorular

Biz Kimiz?

  • Hakkımızda
  • İletişim
  • Tahlil.com nedir?
  • Doktorlarımız
  • Editörlerimiz
  • Gizlilik Politikası
  • Kişisel Veriler Hakkında Aydınlatma Metni

Bilgi Bankası

  • Tahlil Sözlüğü
  • Tahlil Bilgileri
  • Sağlık
  • Hastalıklar
  • Cinsellik
  • Hafta Hafta Gebelik
  • Resimli Bilgiler

Tahlil.comda yapılan tahlil yorumları ve soru cevaplama hizmeti bilgilendirme amaçlıdır, asla doktor muayenesi ve doktor konsültasyonunun yerini tutmamaktadır. © 2023 Tüm hakları saklıdır.