Meme Estetiği (Meme Estetik Ameliyatları) ve Operasyon Teknikleri

Sevgili Tahlil.com okurları, bu yazımda biz estetik cerrahlara bayanlar tarafından sıkça sorulan Meme Estetik Cerrahisi konusuna değinmek istiyorum..
Bayanlar için çok önemli bir organ olan memenin tanımını ise kısaca özetleyelim.

Meme olarak adlandırılan organ bir bayanın fonksiyonel olarak süt verme dışında aslında sekonder ilişki karakteridir. Meme dokusu doğumdan sonra hormonal seviyelere bağlı olarak yaklaşık 30 lu yaşlara kadar gelişimini sürdürmektedir.
Normal bir meme anatomik olarak 2. kaburga ile 7 kaburgalar arasında, meme başının üstünde kalan kısmı yarım koni, altda kalan kısmı ise dörtde bir küre şeklindedir.
Meme başları hafif yukarı ve dışarı doğru bulunmakta ve seviyesi ise iman tahtası kemiğinin üstünden yaklaşık 19-21 cm kadar mesafededir. Büyüklüğü ise kişinin yapısına göre değişmektedir.
Bayanlarda ideal meme şekli nadir olarak bulunmaktadır. Minimal asimetriler, meme başı düşüklüğü gibi problemler genellikle sık görülmektedir. Asıl sorun bayanda çok küçük veya çok büyük memenin varlığıdır.
Bunlar ciddi problemler olup aslında estetik bir kusur değil fonksiyonel bir kusurdur.
Memesi küçük veya olmayan bayan bir organ yokluğu yaşamaktadır. Kendisini devamlı sosyal hayat içinde kısıtlamakda veya başka çözümler bulmaya çalışmaktadır. Memesi büyük olan bayanlarda ise durum daha faklıdır.
Bunlarda görüntü dışında birde ağırlığa bağlı sırt, bel ağrıları ilerleyen zamanda sırtda kontür bozuklukları, kol ağrıları, omuzlarda düşüklük gibi problemler oluşmaktadır. Sonuçda çözümü mümkün olan bu problemler plastik cerrahlar tarıfından yapılmaktadır.

Meme Estetik Ameliyatları Nelerdir?

 “Augmentation mammoplasty” (Meme büyütme ameliyatı) , “Mastopexy” (Meme toplama ameliyatı) ve “Reduction mammoplasty” (Meme küçültme ameliyatı) başlıkları altında incelenen cerrahi girişimler, dünyada ve ülkemizde çok sık uygulanan rekonstrüktif ve estetik girişimlerdir.
Literatürde 1600 lerden başlayan bir çok teknikler bildirilmiştir.
Her tekniğin kendine göre iyi ve kötü yönleri varsada, cerrahlar, tecrübeli oldukları teknikleri kullandıklarında, hakikaten güzel sonuçlar alınmaktadır. Elbet ki başarıyı etkileyen faktörlerin başında hastanın durumu da önemlidir.
Ameliyat sonrası her iki memenin simetrisi ve memenin vücuda oranı ile belli olur. Ameliyat öncesi bunların iyi düşünülmesi ve titizlikle planlanması gerekmektedir.
Özellikle hastanın isteği doğrultusunda hiçbir zaman endikasyon zorlanmamalıdır. Meme büyütme ameliyatlarında genellikle silikon implantlar kullanılır. İmplantların yerleştirileceği ceplerin hazırlanışı ve yerleri ile implantların şekli, büyüklüğü, kaliteleri ve diren kullanılıp kullanılmaması sonucu etkiler. Bazen küçük sanılan sarkık memelerin toplanması implant kullanmadan yeterli olmaktadır.
 Buna karşın küçük memelerde implantlar kaçınılmazdır. Silikon implantların otoimmun konnektif doku hastalıkları olan kişiler dışında hiç bir zararı yoktur. Bu rahatsızlık önceden yapılan testlerle ortaya çıkarılıp hastaya protez uygulanmaz. Silikonun kanserle ilişkisi yoktur. Günümüzde üretilen coheziv tip protezlerin artık patlama riski de yoktur.
Uygun ölçülerde kullanıldığı zaman belli olma riski de yoktur.Meme büyütme ameliyatından 1 hafta sonra aktif yaşantılarına dönebilmektedirler. Büyük göğüslü bayanların psikolojik sorunları yanında fiziksel olarak ciddi sıkıntıları vardır. Ağırlığa bağlı olarak hastalarda zamanla bir takım hastalıklar oluşmaktadır.
Bunlar genç yaşlarda olabileceği gibi ileri yaşlarda da gelişebilmektedir. Küçültme ameliyat teknikleri de değişik şekilde uygulanabilmektedir. Süt kanalları ve gland dokusu korunabildiği gibi gerekirse kanser riski taşıyan memelerde gland dokusunun çıkarılması şeklinde uygulanabilmektedir. Genellikle pitotik memelere( şekli bozuk,sarkık) uygulanan periareolar mastopeksi yönteminde de, ters “T” dikiş izi yoktur. Fakat geç dönemde memenin projeksiyonunda düşüklük meydana gelmektedir.
Zamanla gelişen modifikasyonlarla başarılı sonuçlar alınabilmektedir, (Joao Carlos Sampaio. Goes-1999). Özellikle simetrinin öncelik kazandığı meme estetik girişimlerinde bugün, mevcut kötü sonuçlar karmaşasının altında tecrübesizlik yatmaktadır. Bu düşünce, yalnız yurdumuzun değil Avrupa ve Amerikalı estetik-plastik cerrahlar için de geçerlidir.
Meme küçültme yöntemlerinde asimetrik memeler en sık rastlanan hatalı ameliyatlardır. Pitotik memelerin periareolar mastopeksi yöntemi ile düzeltilmesinde, son yıllarda rastlanan kötü sonuçlar, genellikle yassı ve asimetrik memeler ve özellikle areola çapının anormal şekilde genişlemesi ile belirgindir.
 Kullanılan cerrahi yöntemlerde başarılı sonuçlar alabilmek, cerrahi genel kültüre, o konuda tecrübeli ellerde yetişmeye ve beceri -deneyim kazanmaya bağlıdır. Belki, çok deneyimli eller, bir kongrede dikkatle takip ettikleri yeni bir tekniği, hastalarına başarı ile uygulayabilirler. 

Bu konuya dair bir sorunuz varsa siz de uzmanlarımıza 7/24 Soru sorabilirsiniz. Soru sormak için buraya tıklayın.